Pazartesi, Ocak 6

Bitkilerin Profesörü Prof. Dr. Aysun Bay Karabulut, EÜ İletişim’e konuk oldu – GÜNDEM

Bitkiler Profesörü Prof. Dr. Aysun Bay Karabulut EÜİletişim’in konuğu oldu. Malatya Turgut Özal Üniversitesi Kurucu Rektörü ve Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Tıp Fakültesi Temel Tıp Bilimleri Anabilim Dalı Tıbbi Biyokimya Anabilim Dalı Prof. Dr. Aysun Bay Karabulut konuk oldu. Ege Üniversitesi (UE) “Cumhuriyet’in 100 Yılı” etkinlikleri kapsamında. AB İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Prof., Elif Yıldız’ın “Topluma Hizmet Uygulamaları” dersi kapsamında Ege İletişimcileri ile buluştu. Dr. Karabulut Bey “Sağlıklı Yaşam ve İletişim” konulu bir konferans verdi. Konferans öncesinde Prof.Dr. Aysun Bay Karabulut, Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak’ı makamında ziyaret etti. AB İletişim Fakültesi’nde düzenlenen konferansa, AB İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Bilgehan Gültekin, akademisyenler, İzmir Polis Emeklileri Derneği üyeleri ve öğrenciler katıldı. Konferansta Prof. Dr. Karabulut, sağlıklı beslenme, fiziksel aktivite, sağlıklı yaşamın sırları ve bitkiler hakkında bilgiler verdi. Aysun Bay Karabulut, şunları söyledi: “Tıpkı hayali şehirde olduğu gibi, insan da kendi fiziksel mekanizması içinde çalışması için ihtiyaç duyduğu şeylerin bir kısmını hormonlarla yaratabiliyor, bir kısmını da ürettiği besinlerden alabiliyor. akıl ve akıl. vitaminler, mineraller, antioksidanlar ve proteinler gibi vücut. En büyük bağışıklığımız bağışıklık sistemimizdir. Bağışıklık mekanizması kısaca insan vücudunu hastalıklardan koruyan, patojenleri ve tümör hücrelerini tanıyan ve onlarla savaşan bir dizi süreçlere karşılık gelen doğal biyolojik koruma refleksi olarak tanımlanabilir. Bakteri ve virüsler de dahil olmak üzere birçok yabancı maddenin öncelikli hedef olarak yok etmeye çalıştığı bağışıklık sisteminin güçlendirilmesi, büyük ölçüde bireysel çabayla ilişkilidir. Kişisel hijyen ve temizlikle başlayan bu bireysel çaba, ancak sağlıklı beslenme ve yaşam tarzıyla başarıya ulaşabilir. Bu bakımdan düzenli uyku, egzersiz, temiz hava ve oksijen ihtiyacının yanı sıra bağışıklık sistemimizin güçlü olması için sağlıklı beslenme de hayati önem taşıyor.”Paketli gıdalardan, beyaz un ve şekerden uzak durmalıyız.” Sağlıklı beslenmenin önemine ilişkin Prof. Günlük yaşamda özellikle işlenmiş gıdalardan, beyaz un ve şekerden uzak durarak bağışıklık sistemimizi korumaya başlamalıyız. Antioksidanlar ve vitaminler açısından zengin besinler ana dostlarımız olacaktır. Ayrıca doğru mevsim sebze ve meyvelerini de tüketeceğiz. Kış aylarında olduğumuz için kabak, karnabahar, brokoli, ıspanak, lahana, pancar gibi sebzelerden mümkün olduğunca faydalanmamız gerekiyor. Bu arada ekmek ve makarna yapımında kepekli un kullanacağız, pirinçte ise bulguru tercih edeceğiz. Tatlı yerine kuru meyve ve pekmez. Yeşil çayı unutmayalım, bizim için çok önemli. “Detoks” kavramına değinerek, “Portakal, mandalina, greyfurt, kivi, elma, hurma, nar, bamya gibi meyvelerden de yeterince yararlanmalıyız. Detoksifikasyon tek başına zayıflamak için doğru bir yöntem değildir.” Son yıllarda sıkça duyulan bir söz olan Prof. Dr. Karabulut, şunları söyledi: “İnsan vücudunda biriken toksinler ve zararlı maddeler esasen karaciğer, akciğer, böbrek gibi organlar aracılığıyla vücuttan atılır. Ancak bunların sağlıksız yaşam koşulları, kötü beslenme uygulamaları, sigara, alkol gibi zararlı maddelerin kullanımı, bilinçsiz ilaç kullanımı, yoğun stres ya da çevresel faktörler nedeniyle vücutta birikmesi. normal seviyeler. Bu bağlamda detoksifikasyonun, vücudun doğal olarak toksin birikimini ortadan kaldırma uygulamasına bilinçli ve kısa vadeli bir katkı olduğu söylenebilir. Doğru detoksifikasyon uygulamalarının örneğin böbrekleri dinlendirebileceğini ve karaciğer fonksiyonlarını düzenleyebileceğini unutmamak gerekir. Detoksifikasyonun tek başına kilo vermede doğru bir yöntem olmadığını vurgulamak gerekir. “Saf detoks uygulamalarıyla kilo vermeye çalışmak vücudun dengesini bozduğu için orta vadede ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir” dedi. “Egzersiz kanser riskini yüzde 20 azaltıyor” Egzersizin önemine değinen Prof. Dr. Karabulut, şunları söyledi: “Yakın zamanda yapılan bir araştırmaya göre egzersiz kanser riskini en az yüzde 20 azaltıyor. “Yemek borusu kanseri riskini yüzde 42, karaciğer kanseri riskini yüzde 27, akciğer kanseri riskini yüzde 26, bir tür kan kanseri riskini yüzde 20 ve meme kanseri riskini yüzde 10 azaltıyor” dedi. Sağlıklı yaşam için ipuçları veren Prof. Dr. Karabulut, şunları söyledi: “Doğadan uzaklaşan insanın mümkün olduğunca doğaya dönmesi, en azından doğayla bağını güçlendirmesi, doğaya ve doğaya daha fazla yer açması gerekiyor. hayatında doğaldır. Prensip basit: Doğal olmayan her şeyden uzak duracağız. Gıda alışverişine ilişkin alışkanlıklarımızı değiştirerek başlayabiliriz. Öncelikle mevsiminde yetiştirilmeyen ürünlerden uzak durmak iyi bir başlangıç ​​olacaktır. Satın aldığımız ürünlere etiket okuma alışkanlığını ve bilinçli bir bakış açısını geliştirmek mutlaka gereklidir. Market raflarından uzaklaşıp artık yaygınlaşan organik tarımla yetiştirilen ürünlerin satıldığı köy pazarlarına ulaşmak sandığımızdan çok daha kolay. “Aynı mantığı sadece gıdada değil, giyim ve kozmetik ihtiyaçlarımızda da uygularsak, doğayla ilişkimizi olması gerektiği gibi yapılandırma konusunda çok yol kat etmiş oluruz” dedi. Profesör. Dr. Bilgehan Gültekin’e katkılarından dolayı teşekkür ederiz. Dr. Aysun, Karabulut Bey’e “Teşekkür Belgesi” takdim etti.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

—–Sponsorlu Bağlantılar—–

—–Sponsorlu Bağlantılar—–

—–Sponsorlu Bağlantılar—–

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

romabet güncel giriş betgar güncel giriş
ekrem abi sitesi