Sözleşme imzaladı, 20 bin TL verdi ama… Ev arayanlar dikkat! ‘En güzel zamanı’ diyerek uyardı

Üniversitelerin açılmasına sayılı günler kala farklı şehirlerden İstanbul’a gelen öğrencilerin ev arayışı hala devam ediyor. Antalya’da yaşayan 20 yaşındaki Faati İlir Llapashtica, Büyükçekmece’de bulunan üniversitesi için Beylikdüzü’nden ev tutmak istedi. İnternet siteleri üzerinden ev arayışına devam eden genç, kendine uygun gördüğü 7 bin 500 lira kirası bulunan 1+1 evi tutmaya karar verdi. Bunun için ilan sahibiyle iletişime geçen Llapashtica, ilan sahibiyle buluşup evi gezdi. İçinde kiracısı bulunan evi gören Llapashtica, kendisini ev sahibi olarak gösteren kişiyle sözleşme imzaladı. 24 Ağustos’ta imzaladığı sözleşme için anahtar teslimini 10 Eylül olarak görüşen üniversite öğrencisi, teslim tarihi geldiğinde kimseye ulaşamadı. Anahtarı teslim almadan 20 bin lira depozito yatıran üniversite öğrencisi elinde sözleşmesi ve 20 bin lirasından olarak evsiz kaldı. Suç duyurusunda da bulunan Llapashtica, bir an önce parasını geri almak istiyor.

Yaşanan bu durum, emlak dolandırıcılarının da iş başında olduğunu gösterdi. İstanbul Emlakçılar Odası Başkanı Nizamettin Aşa, dolandırıcılık vakalarının en çok internet siteleri üzerinden sahibinden şeklinde verilen ilanlarda yaşandığını, bu durumun emlakçıları da mağdur ettiğini söyledi. Ev arayışında olan başka kişiler de, dolandırılmamak için görüşmeden direkt kaparo soranlardan uzak durduklarını belirtti.

“ANAHTAR TESLİMİNDE KİMSEYE ULAŞAMADIM”

Yaşananları anlatan üniversite öğrencisi Faati İlir Llapashtica, “Daire bakmaya geldim ancak dolandırıldım. İnternet üzerinden, emlak sitelerinden ilan arıyordum. Bulduğum bir ilana mesaj attım. Mesajdaki ilan sahibi de bana geri döndü. Bunun üzerine dairenin adresinde buluştuk. Buluştuktan sonra bana daireyi gösterdi ve içeride de kiracısı vardı. Kiracısının çıkacağını söyledi. Bunun üzerine ben de güvenilir olduğunu düşündüm. Daireyi gezdikten sonra yakında bir yere oturduk ve sözleşmeyi konuştuk, uzlaştık. Bunun üzerine 20 bin lira depozitoda anlaştık. İmzayı attıktan sonra depozitoyu yatırdım ancak anahtarı teslim alma tarihinde adama ulaşmaya çalıştığımda hiçbir şekilde ulaşamadım. Bunun üzerine daireye gittim ve kapıyı tıkladım, içeriye baktığımda kimse yoktu. Bloğa geldim ve kapıcıyla karşılaştım. İçeriye baktık, kapıyı tıkladık ancak içeride kimse yoktu. Kapıcı da bana ilan sahibinin aynı daireyle 5-6 kişiyi dolandırdığını söyledi” dedi.

“SÖZLEŞME VE 20 BİNLİK BOŞLUKLA EVSİZ KALDIM”

Llapashtica, “Bunun üzerine ben de savcılığa suç duyurusunda bulundum. Savcılık da bana bu kişinin 5-6 kere yakalanıp bırakıldığını söyledi. Şüphelendiğim her şeyde soru sordum, bir tek adamın kendi arabasını sitenin içerisine sokmamasından şüphem vardı. 24 Ağustos’ta imzaladım, konuştuğuma göre 10 Eylül’de anahtarı alacaktım. Ben adama 8 Eylül’den yazmaya başladım. Hiçbir türlü cevap alamadım, ulaşamadım. Adam bütün sosyal medya hesaplarını da silmişti. Yazın Antalya’da bağda, bahçede çalışarak biriktirdiğim paraydı. Ne yazık ki emeğim dolandırıcılar sebebiyle heba oldu. Sözleşme ve cebimde 20 bin liralık bir boşlukla evsiz kaldım. Benim gibi ucuza kaçacağım, kirası ucuz diye 20 bin liranızı kaybetmeyin. Emlakçılardan da ev aradım ancak annem komisyon parası ödememek için, daha ucuza gelmesi için sahibinden bir yerden bulmamı istedi” diye konuştu.

“‘KAPARO ATIN İLANDAN KALDIRAYIM’ DEDİ”

Ev arayışında olan Özlem Yel de, “Site üzerinden şu anda da ev arıyorum. Bugün bir dolandırıcılık yaşayacaktım ki, ramak kala döndüm. Sahibinden diyerek ilan koymuş bir kişi, ben de evi çok beğendiğimi söyledim. Ama o kişi iki üç kişinin daha beğendiğini, kaparo atın ben direkt ilandan kaldırayım dedi. Israrla kaparo istediği için güvenmedim. Dolandırılacağımı anladığım için de iptal ettim” ifadelerini kullandı.

AŞA: DOLANDIRICILIK OLAYININ EN GÜZEL ZAMANI

İstanbul Emlakçılar Odası Başkanı Nizamettin Aşa ise yaşanan durumlarla ilgili, “Şu anda dolandırıcılık olayının en güzel zamanı diyelim. Uygulanması ve insanları kandırması kolay olan bir dönemdeyiz. Çünkü birçok kişi ev arıyor. Hatta İstanbul’a gelmeden Anadolu’dan internet sitelerine bakıp, ilana bakıp, telefonla görüşüp havale çıkan, para gönderen, evi dahi görmeden tutan maalesef bir yığın vaka gözüküyor. Bunun için yıllardan beri ikaz ediyoruz. Mutlaka evi gidip bizzat çıplak gözle görmeden, mal sahibi olup olmadığına kanaat getirmeden ve yahut emlakçı ise gerçek bir emlakçı olup olmadığını araştırmadan, kimseye ne ödeme yapın ne imza atın. Şu anda bu sahte ilanlar, yanıltıcı ilanlar, çok fazla. Bir defa aşağı yukarı bölge fiyatları belli. Bugün Beşiktaş’ta 15-20 binden aşağı ev yok. Bunu bilip de orada 7-8 bin lira görüp havale çıkarsan bunun dolandırıcı olduğu ve senin suiistimal yaşayacağın bir defa yüzde 100” dedi.

AŞA: EN ÇOK VAKA SAHİBİ SIFATIYLA VERİLEN İLANLARDAN

Aşa, “En çok vaka sahibi sıfatıyla verilen ilanlardan… Adam diyor ki, sahibinden satılık, kiralık… Adam sahibi mi değil mi belli değil. Buna en son çok itiraz ettik ve yeni kanun da çıktı. Bundan böyle bir ilan verileceği zaman malik sıfatıyla veriyorsa bu kişi kendi malik olduğunu ispat edecek. Tapuyla, kimliğiyle veya vekalet ile. Bu olmadan ilan portalı alıp bunu yayınlayamayacak. Bu yasaklandı şu anda ve bu bir önlem. Emlakçılar böyle bir şey yapmaz adamın ekmeği, işi, gücü bu. Sokakta emlakçıyım diye gezen, bizim ayakçı dediğimiz bazı dolandırıcı tipler, kendini emlakçı diye tanıtıyor. Vatandaş da buna kanıyor. Emlakçı olabilmek için şu anda Ticaret Bakanlığı’ndan alınmış yetki belgesi olması lazım. Yetki belgesi, oda kaydı, maliye kaydı olmayan hiç kimseyi emlakçı diye muhatap almayın. Sokakta buluşalım, evin önünde buluşalım, kafede buluşalım gibi teklifler yapan bir kişi kesinlikle kayıt dışı çalışan, ayakçı dediğimiz kişilerdir. Eve sözleşme imzalamadan ya da ödeme yapmadan önce mutlaka birkaç kez gidip bakın. Vatandaşın internetten yapacağı her alışverişte azami dikkatli olması icap ediyor. Emlakta bu daha da vahim. Asıl mağdur emlakçı. Legal çalışan, kanuni çalışan bütün emlakçılar şu anda bu sebeplerden dolayı zan altında kalıyor” şeklinde konuştu.

“ÖNCE YETKİ BELGESİNE BAKSINLAR”

Emlakçı Yeşim Yıldız da, “Maalesef sahte ilanların önüne geçemiyorlar. Herhangi bir insan girip ilan açıp ilan verebiliyor. Var mı, yok mu, gerçek mi, değil mi, bilinemiyor. Ta ki görene kadar. Emlakçılarda ilk önce yetki belgesine baksınlar, duvarlarında vergi levhaları asılı mı ona baksınlar. Eğer ev sahibinden kiralıyorlarsa tapu istemek biraz abest olabilir ama e-devletinden girip, oradan da gösterebilir. Kontratı versinler, parayı verirken anahtarı alsınlar” dedi. Başka bir emlakçı Melek Arslan, “Çok dikkatli olmak gerekiyor. Bu tür şeylerde bildikleri emlakçılara başvurmak gerekiyor. Emlakçılar birer avukat gibidir. Kendi kafalarına göre hareket ettiklerinde en çok zararı o zaman buluyorlar. Sitelerde de çok dolandırıcılar var” dedi. (DHA)

Mynet’i Whatsapp kanalından takip edin!